
1. Kaporanın Tanımı ve Hukuki Niteliği
Alım Satımlarda Verilen Kapora İade Edilir mi? İncelenen yargı kararlarına göre kapora, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 177. maddesi kapsamında “bağlanma parası” (pey akçesi) olarak tanımlanmaktadır. Hukuki niteliği ve işlevleri şu şekildedir:
Bağlanma Parası Olarak Asli Nitelik: Kapora, sözleşme yapılırken bir tarafın diğerine verdiği, cayma parası olarak değil, sözleşmenin kurulduğuna kanıt olarak verilen paradır. Aksine bir sözleşme veya yerel adet olmadıkça, verilen kapora esas alacaktan düşülür (Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi, İst. Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi, Sakarya BAM).
Cayma Parası Ayrımı: Kapora, açıkça “cayma parası” (cayma tazminatı) olarak kararlaştırılmadıkça bu niteliği taşımaz. Cayma parası, sözleşmeden dönülmesi halinde parayı verenin vazgeçerse parayı bırakması, alanın vazgeçerse iki katını iade etmesi (TBK m. 178) sonucunu doğururken; bağlanma parası olan kapora, sözleşmenin yapıldığının ispatı içindir.
Fer’i Nitelik: Kapora, asıl borcu kuvvetlendirmeye yarayan fer’i (yan) bir şarttır. Bu nedenle asıl sözleşmenin geçerliliğine bağlıdır (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi – 2015/16368, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi – 2010/16031).
2. Geçerlilik Şartları
Kaporanın ve buna bağlı cezai şartların geçerliliği, temel alım satım sözleşmesinin kanuni şekil şartlarına uygun yapılıp yapılmadığına bağlıdır:
Taşınmaz Satışlarında: Tapulu taşınmazların satışına ilişkin sözleşmelerin resmi şekilde (tapu memuru veya noter huzurunda) yapılması zorunludur (TMK m.706, TBK m.237, Tapu Kanunu m.26). Adi yazılı (harici) şekilde yapılan taşınmaz satış sözleşmeleri geçersizdir. Sözleşme geçersiz olduğu için, bu sözleşmede yer alan kapora veya cezai şart hükümleri de geçersiz kabul edilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi – 2015/6478, İst. 10. Asliye Ticaret Mahkemesi, Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi).
Araç Satışlarında: Trafikte tescilli araçların mülkiyetini devreden sözleşmelerin noterde yapılması zorunludur (2918 sayılı KTK m.20/d). Noter dışında yapılan harici araç alım satım sözleşmeleri ve bu sözleşmelere dayalı cezai şartlar hukuken geçersizdir (Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi – 2015/12032, Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi).
İstisnai Durumlar: Taşınmaz satış vaadi içermeyen, sadece kaporanın miktarı ve iade şartlarını belirleyen protokollerin geçerlilik şekline tabi olmadığı yönünde değerlendirmeler de mevcuttur (İst. Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi). Ayrıca ticari mal alımlarında (örneğin iş makinesi) şifahi anlaşmalar dahi kaporanın varlığı için zemin oluşturabilir (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi).
3. İade Şartları
Kaporanın iadesi, sözleşmenin geçerliliği, tarafların kusuru ve sözleşme hükümlerine göre değişiklik göstermektedir:
Geçersiz Sözleşmelerde İade (Sebepsiz Zenginleşme): Resmi şekil şartına uyulmadığı için geçersiz sayılan (taşınmaz veya araç) sözleşmelerde, taraflar hak ve borç altına girmez. Bu durumda ödenen kapora, “sebepsiz zenginleşme” (haksız iktisap) hükümleri gereğince iade edilmelidir. Sözleşmede “vazgeçen kaporayı yakar” gibi hükümler olsa dahi, sözleşme geçersiz olduğu için bu hükümler uygulanamaz ve kapora iade edilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi – 2016/476, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi, İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi, Adana BAM).
Sözleşmenin Kurulmaması veya İfa Edilmemesi:
Satışın gerçekleşmemesi veya satıcının malı teslim etmemesi durumunda, alınan kapora iade edilmelidir (Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi, İst. Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi – 2021/307K, İst. BAM 43. HD).
Satıcı, mal bedelini veya sözleşme şartlarını kanıtlayamazsa ve sözleşme geçersiz hale gelirse kapora iade edilir (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi).
Cayma ve Sözleşme Hükümleri:
Alıcının Cayması: Geçerli bir sözleşmede, taraflar “alıcının vazgeçmesi halinde kaporanın iade edilmeyeceğini” kararlaştırmışsa, bu hüküm bağlayıcıdır ve iade yapılmaz (İst. Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi – 2021/152, İst. BAM 12. Hukuk Dairesi).
Satıcının Cayması: Sözleşmede satıcının vazgeçmesi halinde kaporayı iade edeceği veya tazminat ödeyeceği kararlaştırılmışsa, satıcı caydığında iade yükümlülüğü doğar (İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, İst. 10. Asliye Ticaret Mahkemesi).
Anlaşmalı Fesih (İkale) ve İbra: Taraflar sözleşmeyi karşılıklı anlaşarak sona erdirirse veya belirli bir miktar üzerinden ibraleşirse, bu anlaşma esas alınır. Örneğin, kaporanın yarısının iadesi konusunda anlaşıldıysa bakiye talep edilemez (İst. BAM 3. Hukuk Dairesi, İst. BAM 43. Hukuk Dairesi). Bir yazı önerisi.

Neden Uzman Avukat Desteği Gereklidir? (İstanbul – Ankara – İzmir Uygulamaları Işığında)
Kapora, cayma parası ve taşınmaz/araç satış sözleşmeleri gibi teknik konular; hem Türk Borçlar Kanunu, hem de şekil şartlarına ilişkin özel mevzuat nedeniyle uygulamada ciddi karışıklıklara yol açabilmektedir. Özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerde mahkemeler arasında dahi farklı değerlendirmeler görülebildiğinden, sürecin uzman bir hukukçu tarafından yönetilmesi baştan sona büyük önem taşır.
Bu alanda deneyimli bir avukatın desteği gereklidir; çünkü:
Şekil şartı – geçersizlik – sebepsiz zenginleşme ilişkisinin doğru kurulması, davanın kaderini belirler.
Kaporanın bağlanma parası mı yoksa cayma parası mı olduğu çoğu zaman belgelerin yorumuna bağlıdır; uzmanlık gerektirir.
Taşınmaz satış vaadi, araç satış sözleşmesi, ticari mal alımı gibi her senaryoda geçerlilik şartları farklıdır.
Yanlış hukuki nitelendirme, davayı tamamen kaybetmeye veya gereksiz tazminat riskleriyle karşılaşmaya neden olabilir.
Yargıtay’ın güncel içtihatlarının doğru takibi, özellikle kapora–cezai şart ayrımında sonuç değiştirici rol oynar.
Taraflarca imzalanan protokol, sözleşme veya ibra metinlerinin geçerliliği–bağlayıcılığı–yorumlanması avukatlık uzmanlığı gerektiren bir alandır.
Bu nedenle, kapora alacakları, cezai şart talepleri veya geçersiz sözleşmeden kaynaklanan iade davalarında 2M Hukuk Ofisi bünyesinde görev yapan deneyimli avukatların sağladığı hukuki destek, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.


